Bu oykuyu Esma'nin en cok sevdigi sarkilardan biriyle dinleyin istiyorum. Control+click yapinca muzik gelecek...
Esma'yi subat ayinda yayinladigim oykusunden hatirlayacaksiniz... Guzel yurekli, sevecen, akilli ve guzel bir kadin, cok iyi bir anne, cok tatli bir arkadas... O zaman da yazmistim..
http://mevsimlerdenroma.blogspot.it/2012/02/esmanin-oykusu.html
Sizlerle birlikte programi takip etti, aliskanliklarini degistirdi, sizlerle birlikte ciddi sayilacak miktarda kilo verdi... Sonra hepimizi urkuten, "ben ne derseniz yapiyorum ama kilom yerinde sayiyor" donemi geldi...
Esma'ya benim cok sevdigim bir zayiflama diyetini uygulamaya karar verdik (normal protein diyetidir, ortalikta konusulanlardan cok farkli, fizyolojik mekanizmalari kullanan,kilo kaybettiren bir diyettir). tahliller yapildi, elektrolar cekildi bana yollandi, heyecanla diyete baslandi... Benim Italya'da cok kullandigim, cok sevdigim, cok iyi sonuclar aldigim bu diyeti Esma sevmedi. Cunku o bir Akdeniz kadini... O bir Ege tatilcisi... O bir mutfak sihirbazi, kendi icat ettigi kekler, inanilmaz pirasa dolmalari, pizzalar yapan, tarhanalar hazirlayip, kendi diktigi torbalara dolduran, alisverisini keyifle, kendi elleriyle yapan, evde pestil bile hazirlayan bir kadin... Italya'da olsa, protein ekmekleri, cikolatalari, protein kekleri, biskuvileri bulabilirdik ve Akdeniz-Italyan diyetini bir sure icin taklit ederek, miktarlara ve yemek yeme stiline bagli kalarak 1 ayda neredeyse 5-6 kilo verebilirdik, ama Turkiye'de boyle bir sansimiz olmadigi icin, sadece bu diyetten vaz gectik.
O zaman dedik, hic moralimizi bozmayalim ve nerede kaldiysak oradan devam edelim. Nerede kaldiysak, oradan devam ettik...
Esma kendine bir adim sayar aldi. Ilk gunler bacaklari agridi, zorlandi ama yilmadi. yasemin gibi, azimle devam etti. yagmur demedi, sicaksa aksam saatlerini, serinse oglen saatlerini tercih etti. Arkadas toplantilarina gitti ama olcusunu bilerek yedi. Yag miktarlarina dikkat etti, pisirdigi yemekleri siraya koydu, secimlere ozen gosterdi...
hergun ama hergun hic "of" demeden bana her yedigi, saatleriyle birlikte yazdi. hergun... Neredeyse iki aydir... Ustelik oyle siradan listeler yapmadi, gorev savmadi... Ayrintili, dikkatli yazilmis listeler yolladi...
Mesela,
hemen kahvaltı biraz ıspanak yapraklarıyla yağı silinmiş tavada omlet ve biraz peynir ( Yeni çıkmış ödül almış Murat bey burgu peyniri azıcık ))))...47 gr ekmek...bitki çayı....
mesela;
citir koy biberleriyle, iki minik domatesi, patlamis patlicanla kavurdum
mesela
1 haşlanmış yumurta,beyaz peynir light bir parça da burgu dan....tere yeşillik ne varsa 48 gr ekmek çay...
mesela:
öğlen yemeği saat 13 gibiydi sanırım evden götürdüğüm 6 kaşık nohut,33 gr ekmek yine o yoğurtlardan bir tane daha....
ara öğün saat 17 de 1 elma,1 erik iki 160 gr geldi,tam yerken kuşum boncukun sesini dudum fazlasını ona verdim kesip.....iki bisküvi yanında çayyy
akşam 19.30 da palamut fırında,soğan,maydanoz baharat ve limonla pişirilmiş........yeşil salata ile olur...
mesela;
1 kırmızı pancar,çiğ bir kabak,4 köy biberi,8 parça kuru domates,maydanoz,dere otu ,roka,3 su bardağı haşlanmış nohut ( Bir bardak yaklaşık 4 ,5 kaşık geliyor ),1 tatlı kaşığı kavrulmuş susam,1 yemek kaşığı zeytinyağı,1 limon,zahter .kırmızı pul biber,tuz....Ölçü iki kişiliktir, Arkadaşım ve ben...
mesela;
saat 14 de öğle yemeği 1 bardak kepekli makarna,1 sap pırasa yarım kabakla haşlandı.indirince tereyağı ve dere otu koyup yedim..bir kase yoğurtla..
1 kase tarhana çorbası
diye diyet yapan degil, yemek kitabi yazan bir insanin lezzetli uslubunu kullandi, hic sikayet etmedi, hep olumlu, hep keyifli, hep tadi yerinde listeler yazdi...
Bazen 15 gunde 600 kg kaybetti diye uzuldu... Bazen tarti hic oynamadi... Hergun yaklasik 10.000 adim yurumeye devam etti. Olumlulugunu, guvenini hic yitirmedi, hayatina ureterek, sevgisini boluserek, yasami kucaklayarak devam etti.
Kurslara gitti, resimler yapti, seramikler boyadi, danteller ordu... O dunyaya gulumsedi, dunya da ona...
92 kilodan basladigi seruvenini, 68'lerde devam ettiriyor Esma...
Siz ona sorun, Esma, yemedigin birsey varmi, "yasak" bir besin var mi, elleme denen bir tatli, bir meyve, bir yiyecek varmi aklinda diye... Siz sorun ben de okuyayim cevabini...
En ustteki fotografa bakin, bir de bu en son fotograflara...
Harikasiniz Esma demiyecegiz de ne diyecegiz? Siz soyleyin...
Asagida Esma'nin el islerinden ornekler var... Ben Esma'nin yasam oykusunu biraz daha ayrintili biliyorum, onun icin, onu cok sevgiyle, cok icten, cok da saygiyla kucakliyorum... Sevgili Esma, ben bu blog sayesinde cok sevgili insanlarla karsilastim, yuzlerini gormeden cogunu cok sevdim, sevildigimi hissettim. Siz onlardan birisiniz...
ESMA'NIN DIYET KEKI OLMAYAN DIYET KEKI... :-))
4 yumurta
5 kaşık yoğurt
1 çay bardağı süt
1 çay bardağı yağ (yarısı fındık yağı yarısı zeytin yağı),2 yemek kaşığı tahin...
3 kaşık az şekerli incir reçelinden
1 çay bardağı pekmez yarısı üzüm yarısı harnup(keçi boynuzu) pekmezi
10 tane küçük hurma
10 tane kendi kuruttuğum mürdüm eriği
bir miktar kuru kayısı iyice yıkanıp sıkılmış,
1 yeşil elme
1 kırmızı elma
1 şeftali
1 su bardağı yulaf ezmesi
1 su bardağı yulaf kepegi
1 su bardağı buğday kepeği
2 kaşık keten tohumu çekilmiş hali1 bardak normal un...
1 tk zerdeçal
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
hepsi karıştırılıp pişirildi..
kek yemeden 3.5 km ,keki yedikten sonra 3.5 km yol yurudum ama
ESMA'NIN EL ISI CALISMALARI;
22 Ekim 2012'Roma