Mutfak penceresinden disariya bakiyoruz... Bak yapraklar dokulmeye basladilar bile diyorum, belki degisik renklerde toplayip bana getirirsin birkac tane... Burnunu cekiyor.. Hava cok sicak.. Cok nemli.. Cok yapis yapis... Ama ruzgar var.. Gunes gokyuzunde ama, gokyuzu grimsi...
Anne bu mevsimin adi ne diyor.. Bu mevsimin adi Roma diyorum..

26 Kasım 2010 Cuma

SIRLI AYNALAR...


Sabah erkenden kalkiyorum... Bir fincan cay, kucuk bir tost hazirliyorum kendime... Peynirin ufacik bir parcasini uyaninca yesin diye *Nuvola’nin kafesine birakiyorum... Muzigi en yavas volumunde aciyorum, notlarima soyle bir gòz gezdiriyorum, yapilacaklar listesini burusturup kagit copune atiyorum, telefonum hatirlatacak nasilsa diye guvenerek...

kahve rengi tweed etegimi, kahveli, bejli kareli coraplarimi, kahve rengi kazagimi ve kollari ve sirti yun, deri ceketimi giyiyorum... Modacilar tek renk giyinmeyin diyor, ben kalem cekmecesinden kahverengi cizgili bir de kalem atiyorum cantama...

Kirpiklerime rimel surerken aynadaki yuzume bakiyorum birden... Bu benim... Oradayim... Kendimi kendi gozlerimle goruyorum... Bu benim yuzum, “anne gozlerinde lamba mi var senin? dedigi gibi oglumun, sabah sabah isildayan bu gozler benim gozlerim...


Oradayim, duvarin icinde, nasilsam oyleyim gozlerimden beynime dusen aynadaki goruntumle... Gulumsuyorum...


Ayna...

Kumu 2000 derecede eritiyorlar ve cam yapiyorlar tarihin bir yerlerinde, sonra tarihin baska bir yerinde arkasini gumusle sirliyorlar ve ayna oluyor...

Ve 2010 yilinin sonlarina dogru, yagmurlu bir sabah, Mehtap, evinin duvarindaki bu silisyuma bakip kendine isil isil gulumsuyor, şu bulusun mùthişligine bak diyor icinden...

Insan beyni bu... Cami sirlar, beni gulumsetir...

Kucucuk bir cakil tasi suyun uzerinde duramazken, o beyin uzerinde tonlarca agirlikte gemileri yuzdurur, uzerine otobusler, kamyonlar, ucaklar yukler yine de batirmaz...

Iste o beyin, ses dalgalariyla daglari deler, icinden kirmizi oklar gecirir ucaklarin hizina yetistirir...

Ayni ses dalgalarini, kendi vucuduna gonderir, hucrelerin ihanetlerini tespit eder...

Japonya’da oturup yesil cay icerken, Nairobi’de beslenme toplantisini aninda izletir bilgisayarindan...

Topragi isler, metali eritir, atomu parcalar, sularin iki yanini koprulerle birlestirir, sivrisinegin sindirim sistemini bilir, gokdelenler yapar, gogu deler, sonra tamir eder...

Dugumler atar, halilar yaratir, hucreleri kopyalar Dolly ismini verir, ayni metalin uzerine ses te kaydeder, icinde su kaynatip cay da icer... O beyin, o bitkinin yemege degil, icmeye daha uygun oldugunu bir sekilde bulmustur cunku...

Isigi kucuk cam balonlarin icine hapseder, adina “yazi” dedigi cizgiler bulur, duvara taktigi kutulardan sicak-soguk ufler, nemi yok eder...

Kapiyi yavasca cekip cikiyorum evden... Apatrmanin girisindeki buyuk aynada kendime son bir bakis atiyorum...

“Simdi” diyorum “biri bana o beynin, bir dilim fazladan kekin, bir sosisli sandvicin, tencerenin dibinde kalmis patates puresinin onunde diz coktugunu mu soylemek istiyor “dayanamiyorum” derken”...
Oyle mi soylemek istiyor birileri...?

Yapmasinlar ne olur... Siz soyleyin yapmasinlar...

Sorun dayanma degil, ogrenme sorunu... Siz direnmeye calistikca, yeme duygusu da size direniyor cunku...

Ogrenmeniz, organizmaniza da ogretmeniz gerek bunu...

Kaybetmeye bu kadar hazir olmayin...


Hicbir konuda...


Dayanamadim diye bir kelime olmasin sozlugunuzde... Dayanamadim aradim, dayanamadim yedim, dayanamadim, sesimi yukselttim demeyin...


Isterseniz arayin, isterseniz yiyin, isterseniz bagirip cagirin... Ama kendinizi siz, kendi beyninizle yonetin...

Yarin sabah tartilacaksiniz... BMI’i normal degerlerde olanlar belki de hic degismemis bulacaklar kilolarini... Bunun uzerinde konusacagiz.

Uzulmeyin... Sakin uzulmeyin... Enerjinizi dusurmeyin...

2000 derecede eritilen kumun gumus sirli yuzeyindeki aksinize bakin ve kendinize, hayata, varliginiza ve bugun o guzelim akliniza gulumseyin...

Bugun en cok akliniza gulumseyin...

Iyi hafta sonlari hepinize...

27 Kasim 2010’Roma
*Nuvola bizim kucuk faremizdir, ismi "Bulut" anlamina gelir..

25 Kasım 2010 Perşembe

KENDI KENDIMIN EDITORU...


Uzun yillardir birlikte calistigim hocamin, benimle ilgili yazdigi her referans yazisinda, ya da konusmasinda degismeyen bir cumle vardir... “Pasin, cogu kisinin yaptigi gibi size problemi her ayrintisiyla sunmaz, kisaca anlatir ama onerdigi bir cozum mutlaka vardir, yani o onceden dusunur, detaylandirir, kafa yorar ve cozum onerisini de sunar” der... Cok da dogruyu soyler...
Onun icin simdi ne olmus, nasil olmus liste biraz kendi kafasina gore cikmisla vakit kaybetmeyelim, alin elinize kirmizi kalemleri, hemen duzeltelim...
Lutfen, bu blogu izledigini bildiginiz herkesi haberdar edin degisiklikten sizler de...

KAHVALTI

• 1,5 dilim ekmek (cavdar veya yulaf ekmegi tercih edilmeli, 1 dilim yaklasik 30-40 gram kadar olmali) BMI’i 30’un altinda olanlar 1 dilim, ustundekiler 1,5 dilim yiyecek
ve
• 1 dilim az yagli-yagsiz peynir
ve
• 4-5 adet zeytin (yesil, cizme, kirma, siyah vs degistirerek)
veya
• haslanmis, kayisi veya rafadan yumurta (en fazla haftada 2 gun)

-----------------------------------------------------------------------
Veya
• 1 bardak sutlu kahve ve 3-4 adet petit beure biskuvi (ekmeksiz elbette)
-----------------------------------------------------------------------------

Veya
• 1 bardak sut, 2-3 kasik misir gevregi ve 1 kucuk meyve (ekmeksiz elbette)

-------------------------------------------------------------------------------
Veya
• Tost ekmegi ile yapilmis, beyaz peynirli 1 adet tost
--------------------------------------------------------------------------------

Veya
• 1 kase meyve salatasi ve 2-3 biskuvi (degisik renkte meyvelerden secerek)

----------------------------------------------------------------------------

Kahvaltida domates, salatalik, roka, maydanoz yenebilir.
Sekersiz cay (arzu edildigi kadar)

ARA OGUN (oglen yemeginden iki saat once):

• 1 kucuk kase yogurt (meyvesiz, bulabiliyorsaniz eger az yagli cinsten) +2 ceviz veya 3 kuru erik (findik, badem, kuru incir veya kuru kayisi degil)

-----------------------------------------------------------------------------------------
Veya
• 1 kucuk kase yogurt+ 2 kepekli biskuvi

----------------------------------------------------------------------------------------

veya
• 1 kucuk kase yogurt+ 1 kiwi veya 1 kucuk elma veya 1 kucuk armut veya 2 siyah erik veya 1 mandalina

-------------------------------------------------------------------------------------------
Veya
• 1 fincan sutlu kahve
--------------------------------------------------------------------------------------------

OGLEN YEMEGI:


• 1 kase corba (mumkun olan en klasik, en basit corba tercih edilmeli, uzerine ayrica yag eklemeden yenmeli)
ve
• Ince bir dilim ekmek (BMI’i 35’in uzerinde olanlar iki dilim yesinler)
Ve
• Herhangi bir sebze yemegi, az yagli, tercihen etsiz pismis.
-----------------------------------------------------------------------
VEYA
• 4-6 yemek kasigi kadar pilav (BMI’i 30’un uzerinde olanlar 6 kasik),
Ve
4-6 kasik nohut veya fasulye
ve
cacik veya iki kasik yogurt (tursu yok, kusura bakmayin)
------------------------------------------------------------------------
Veya
• İki-uc adet dolma
ve
• yogurt
ve
• 1 dilim ekmek
---------------------------------------------------------------------------
Veya
• 1 porsiyon makarna
ve
• Yogurt
Ve
• Herhangi bir sebze yemegi, tercihen etsiz pismis
-------------------------------------------------------------------------

Veya
• 1 buyukce dilim borek ve ayran

--------------------------------------------------------------------------
veya
• 1 peynirli tost (sabah yenmediyse eger ve mumkunse kasar degil, beyaz peynir)
-----------------------------------------------------------------------
Ve her secenege eklenmek uzere
• Istendigi kadar salata (yarim kasik z.yagi, istendigi kadar limon, cok az tuz)
Veya
• Haslanmis herhangi bir sebze (patates, havuc, bezelye, bruksel lahanasi haric)


IKİNCİ ARA OGUN (aksam yemeginden iki saat once)

• yarim adet kirmizi,yarim adet yesil yarim adet sari meyve + iki adet biskui veya 2 ceviz (sabah ogununde yenmemisse)
-----------------------------------------------------------------------------
veya
• cay + 1 incecik dilim evde yapilmis kek

------------------------------------------------------------------------------
veya
• cay+3 kepekli biskuvi

------------------------------------------------------------------------------

veya
• 1 fincan sutlu kahve (yogurdu hem ana hem ara ogun olarak yediyseniz, bu secenek gecerli degil, sabah ara ogununde ictiyseniz yine bu secenek gecerli degil)

--------------------------------------------------------------------------------

AKSAM YEMEGI

EKMEK, MAKARNA, PILAV, BAKLAGILLER YOK.

• 1 kase sebze corbasi (mercimek, ezo gelin, sehriye vs. degil. Sebze corbasi)
ve
• 1 porsiyon izgara, haslanmis, veya firinda pismis et. (balik, kirmizi et, tavuk veya hindi). Kofte bu seceneklere dahil degil.
Ve
• 1 buyuk canak yesil salata (domates, havuc, misir eklenmeyecek)
------------------------------------------------------------------------
Veya
• 1 porsiyon izgara, haslanmis, veya firinda pismis et. (balik, kirmizi et, tavuk veya hindi). Kofte bu seceneklere dahil degil.
ve
• 1 tabak (yaklasik 6-8 kasik) herhangi bir sebze yemegi (turlu, taze fasulye, lahana yemegi, ispanak vs hepsi kisi basina bir y.kasigi z.yagi ile pisecek)
--------------------------------------------------------------------------
Veya
• İki yumurta (haftada en fazla iki kez)
Ve
• 1 tabak herhangi bir sebze haslamasi
--------------------------------------------------------------------------

Yemekten 1 saat sonra ihlamur, yesil cay ya da herhangi bir meyve cayi icilebilir ama yaninda hicbir sey yenmeyecek.

ONEMLI NOTLAR:


Pizza, hamburger, kizartma , eger cok krize girerseniz 2 kucuk parca siyah cikolata disinda tatli yok. Colali icecekler, meyveli-meyvesiz gazoz filan yok.

Sarap, bira, raki yok.

Meze hic yok.

Bu diyet vucudunun alt kismi ustune gore daha sisman olan kisilerde cok ise yarar.

Hafta sonu, is yemegi vs, dogum gunu, davet vardi, dayanamadim.Kacamagi yok.

Su icmeyi, mutlaka ama mutlaka hareket etmeyi unutmayin lutfen.

Karsilastiginiz her turlu guclukten hemen haberim olsun.


PAZAR GUNU TARTILIYORSUNUZ VE BANA YAZIYORSUNUZ HEMEN.

KAYITTA KULLANDIGINIZ ADI KULLANMAYA OZEN GOSTERIN.

Bu programin suresi iki hafta. 10 aralik Cuma gunu bitecek, ayni gun yeni program elinizde olacak.

Sevgilerimle


25 Kasim 2010'Roma

ARTIK BASLADINIZ BIR KERE.....

KAHVALTI

1,5 dilim ekmek (cavdar veya yulaf ekmegi tercih edilmeli, 1 dilim yaklasik 30-40 gram kadar olmali)
ve
1 dilim az yagli-yagsiz peynir
4-5 adet zeytin (yesil, cizme, kirma, siyah vs degistirerek)
veya
haslanmis, kayisi veya rafadan yumurta (en fazla haftada 2 gun)
Veya
1 bardak sutlu kahve ve 3-4 adet petit beure biskuvi
Veya
Tost ekmegi ile yapilmis, beyaz peynirli 1 adet tost
Domates, salatalik, maydanoz, yesil biber, roka
Veya
1 kase sut ve 2-3 kasik misir gevregi ve 1 meyve
Veya
1 kase meyve salatasi ve 2-3 biskuvi

Sekersiz cay (arzu edildigi kadar)

ARA OGUN (oglen yemeginden iki saat once):

1 kucuk kase yogurt+2 ceviz veya 3 kuru erik (findik, badem, kuru incir veya kuru kayisi degil)
Yogurt seciminiz meyvesiz, bulabiliyorsaniz eger az yagli cinsten olmali
veya
1 kucuk kase yogurt+ 2 kepekli biskuvi
veya

1 kucuk kase yogurt+ 1 kiwi veya 1 kucuk elma veya 1 kucuk armut veya 2 siyah erik veya 1 mandalina
Veya
1 fincan sutlu kahve


OGLEN YEMEGI:

1 kase corba (mumkun olan en klasik, en basit corba tercih edilmeli, uzerine ayrica yag eklemeden yenmeli)
Ince bir dilim ekmek (BMI’i 35’in uzerinde olanlar iki dilim yesinler)
4-6 yemek kasigi kadar pilav (baslangic kilonuza gore), 4-6 kasik nohut veya fasulye ve cacik veya iki kasik yogurt
Veya
İki adet dolma ve yogurt
Veya
1 porsiyon makarna ve yogurt
Veya
1 buyukce dilim borek ve ayran
veya
1 peynirli tost (sabah yenmediyse eger ve mumkunse kasar degil, beyaz peynir)
Ve
Istendigi kadar salata (yarim kasik z.yagi, istendigi kadar limon, cok az tuz)
Veya
Haslanmis herhangi bir sebze (patates, havuc, bezelye, bruksel lahanasi haric)

IKİNCİ ARA OGUN (aksam yemeginden iki saat once)
yarim adet kirmizi,yarim adet yesil yarim adet sari meyve + iki adet biskui veya 2 ceviz (sabah ogununde yenmemisse)
veya
cay + 1 incecik dilim evde yapilmis kek
veya
cay+3 kepekli biskuvi
1 fincan sutlu kahve (yogurdu hem ara ogun hem ara ogun olarak yediyseniz, bu secenek gecerli degil)

AKSAM YEMEGI:EKMEK, MAKARNA, PILAV, BOREK BAKLAGILLER YOK.
1 kase sebze corbasi (mercimek, ezo gelin, sehriye vs. degil. Sebze corbasi)
1 porsiyon izgara, haslanmis, veya firinda pismis et. (balik, kirmizi et, tavuk veya hindi)
Ve
1 tabak (yaklasik 6-8 kasik) herhangi bir sebze yemegi (turlu, taze fasulye, lahana yemegi vs hepsi kisi basina bir y.kasigi z.yagi ile pisecek)
Veya
1 buyuk canak yesil salata (domates, havuc, misir eklenmeyecek)

Yemekten 1 saat sonra ihlamur, yesil cay ya da herhangi bir meyve cayi ama yaninda hicbir sey yenmeyecek.

-----------------------------------------------------------------------------------------------

Siz simdi diyet mi yapiyorsunuz yani? Makarna var, pilav var, borek var, kuru fasulye var, nohut var, ekmek var... Cikolata bile var.... (cok ama cok isterseniz, hani yemezsem eger dunya duracak dediginiz anlara saklayin bu sansi)


Daha ne olsun?


En onemli sey olsun... Kontrol...


Kontrol edeceksiniz... Oglen yediginizi, aksam yediginizi, yarin yiyeceginizi bileceksiniz...

Hepsinin zamani gelecek. Oturup keyifle bir tatli, arkadaslarinizla raki -balik, tadina vara vara puf boregi yiyeceginiz zamanlar da gelecek...


Yeterki kararliliginizi bozmayin.


Henuz tartilmak yok, ben soyleyecegim zamanini. Sabirlik olun lutfen.


25 Kasim 2010'Roma

24 Kasım 2010 Çarşamba

YETER MI DIYORSUNUZ?




Sag taraftaki konuklara bakinca, bu konuda hic konusmamam gerekiyormus gibi geliyor onceleri...

Sag taraftakiler, orda olup olmamalari umurlarinda olmasa bile, izinler istenmis, lutfedilmis kabul edilmis, buradalar...

kimi Ida Dag’indaki altarinda bir bulutun arkasina gizlenmis Zeus’a adanacak lezzette yemekler pisiriyor,

kimi alcakgonullu, kendi halinde bir baba, kizina yemek begendirmeye ugrasirmis gibi dururken, yemegin hayata karistigi bir de kitap yaziyor,

kimi kitaplari coktan yazmis, gazete koselerinde bas taci edilmis, lezzet duraklarina seyahat etmis bir yemek kulturu arastirmacisi,

kiminin kurdugu masalar, sectigi renkler, sunumlar, kendine ait tarifler binbir gece masallarindaki gibi, guzel, ozel ve farkli,

kimi hayatin bir donemine nokta koymus ama hemen arkasindan bir unlemle yola devam eden, bir kitap tutkunu, tutkulu, duygulu bir genc kadin sef ,

kimi hic oyle onemsemezmis gibi, cok siradan bir ismis gibi, onu bizzt bizzt bunu kirt kirt diye cekip cevirip, sonra dunyaya “siz kendinizi kereviz pisirdiniz mi sandiniz bugune kadar ?” diye hodr-i meydan okuyor

kimi artik yasamini bu yone dogru cevirmis, hakli bir sekilde ùnù hergecen gùn artan bir yemek ve yemek fotografi ustasi,

hic konusmayani bile ya yogurt , ya tahinli kurabiye tarifi veriyor, ya da oturup ekmek pisiriyor ve ben de varim diyor –ken- sana susmak duser diyorsunuz degil mi?

Bizim kulvarlarimiz aykiri diyorum soranlara...

Ben “hic bilmeyenlere” tarif veriyorum, baslangic kurundayim, yani hani arabasinin camina “PRINCIPIANTI” yazilan yeni ehliyet almislar gibi, yemege cagrildiginizda evden hic degilse bir corba icip gitmeniz gerekenler grubuna dahil-(mis)-im, onun icin cesaretle konusuyorum, diyorum...

Ama “AVANZATI” kurundakilere muthissiniz demek bile zor... Hic farkimda degilmis gibi yapiyorlar, pisirdigim bir makarnali fasulyeye, bir de somon'a Cafe Fernando yorum yaziyor, hepsi hepsi orada kaliyor... Kulvarlarimiz farkli diye, sinirlari fosforlu kalemle ciziyorlar...

Iclerinden biri, hem de encok keyifle okuduklarimdan biri, hani kedisi olan, hani bizzzt bizzztci, bana soyle bir bakip, yorumuma cevap olarak “yani hala annenin usulu pisiriyorsun baligi, oyle mi ?” diyor...

Hani sesini duysam, neredeyse aciyarak soyledi diyecegim.... Onun degisik degisik tuzlari, yok cok ozel otlari, ordan burdan alinma enva-i cesit malzemesi var... Uzuldugume biraz uzulup, “tabii senin cok vaktin olmuyordur farkli seyler bulmaya” diyor, yarim yamalak gònlùmù aliyor... Ama artik karizma yerlere serilmis bir kere, kaldir kaldirabilirsen...

Ben baligi annem usulu pisirmeye devam ediyorum etmesine de, keske herseyi annem kadar pisirebilsem diyorum dudagimi bùzerek...

Keske...

Onun eli neye deyse tat gelir, hep soylerim agac kabuguna bile lezzet katmayi bilir benim annem,

O zaman demek ki benim de genlerimde vardir iyi yemek pisirmek, o zaman “AVANZATI” grubuna on secimsiz olarak adayligimi koyuyorum ve kendimi carsilara atiyorum...

Kuzgun karasi Venere princleri, strozzapreti el yapimi makarnalar, (rahip bogan demektir, biz imami bayiltiriz, onlar da rahip boguyorlar iste) capperi ve ancuez ile salamura edilmis, Calabria’nin kuru sicak gunesinde kurutulmus domatesler, karnabahar, lahana ve havucla birlikte harmanlanmis karisik Gaeta zeytinleri... Elim kolum dolu dolu donuyorum eve...

Federico’ya istek uzerine “annemin usulu sehriye corbasi”, istekte bulunmayanlar icin de ayvali, siyah erikli, bulgurlu zeytinyagli pirasa pisiriyorum... Ayvalari, havuclari soyle bir soteledikten hemen sonra, erikleri ise pirasayla birlikte ekliyorum tencereye... Gerisi, zeytinyagli pirasa nasil piserse oyle pisiyor iste...

Atesten almadan once de, bir portakalin suyunu ekliyorum, posasini da kendim yiyorum...

Bakiyorum da, tam istedigim gibi, beyaz, koyu yesil, acik yesil, turuncu, bordo, sari, renklerde, tatlisini glukozdan degil fruktozdan alan, icine limon degil portakal konulmus, bulgurla taclanmis nefis bir yemek cikiyor ortaya... Ben pirasalari buyuk dogranmis severim, siz nasil isterseniz oyle dograrsiniz artik...

Bizim zeytinyagimiz, babannemizin kardesi Ottavio dayimizin zeytinliklerinin senelik urunudur... Yemek icin degil, icmek icin kullanasi gelir insanin... Rengine, kokusuna, dokusuna doyamazsiniz... Ben, principiante (acemilik) gunlerimden beri, zeytinyaginin cig kullandigim kismini buzdolabinda, koyu renk sisede saklarim, bir sisesini de, “olio santo” olarak hazirlarim... Babannenin formulune gore 5-6 Calabria aci biberi ile hazirlanmis bu “aziz yagin” icine bir dis kabuklu sarmisak, ve bir dal biberiye de koyarim... Sarimsaklari 15 gunden fazla tutmam ama...

Soyleyeceklerim bu kadar...

Bu yazi elbetteki sag tarafa duyulan kiskancliktan ortaya cikmis bir yazi olarak ta algilanabilir, hem olio santo, hem de degisik bir pirasa tarifinin verildigi bir yazi olarak ta...

Hatta belki bir bas kaldiri, belki bir meydan okuma yazisi bile olabilir “veteran” guruba karsi...

Sizi umursamayan yel degirmenlerine ne kadar ruzgar yapabilirseniz artik...

Ama iste hicbiri degil...


Bu yazi bana, “Mehtap Ablacim, ilk defa kiz arkadasim yemege gelecek, ben ona ne pisireyim ? “ diyen, universite ogrencisi bir genc cocuk icin yazilmistir... Van'da ogrencidir, umut yukludur, genc kalbi ceylan gozlu bir kiz icin yanip tutusmaktadir bugunlerde... Ve de nedense butun bunlari paylasmak icin 4000 km uzaktaki beni secmistir "ablacim" olarak...

Ne pisirecek bilmiyorum...

Ama ona cok az kisinin bildigi bir sarkinin adini verecegim, yemek tarifi yerine... Roberto Benigni hem yazmis, hem soylemis... Benim hic tartismasiz en cok sevdigim sarkidir...


QUANTO TI HO AMATO... (seni ne kadar sevdim)


Bana nasilsin diye sorsaydin
Bana seni dusunup dusunmedigimi sorsaydin
Bildigin gibi derdim..
Ama soluk alamadan konusuyorum...
...
...
Konusmuyorum... Konusmuyorum ve sonra ùzùlùyorum...

Seni ne kadar sevdim, ne kadar seviyorum bilmiyorsun...
Bilmiyorsun cunku hic soylemedim..
Sana hic soylemedim, hic soylemem...
Sessiz kalsam da, sen anlarsin...

Bana ne yapiyoruz diye sorsaydin, nereye gidiyoruz diye,
Ruzgarin goturdugu yere derdim,
Bulutlar nakis isliyorlar, basimda firtinalar kopuyor,
Gizli gokyuzu sensin , kelimelerin arasindan kaybolan

Seni ne kadar sevdim, ne kadar seviyorum bilmiyorsun...
Sana hic soylemedim, hic soylemeyecegim...
Askta sozler degil, muzik cunki aslinda konusan...

Siz sadece yemek pisirmek yeter mi diyorsunuz... ?

Yetiyordur yetmesine de, biz daha o konuya gelmedik... Onu sag taraftaki veteranlara soracaksiniz artik...

24 Kasim 2010'Roma

23 Kasım 2010 Salı

DÖNÜŞÜM MUHTEŞEM OLACAK...


Esas Kiz bir yorum yollamis bugun... Sizinle ozel olarak paylasmak istiyorum... Hala "yapamam" diyenler icin ozellikle...

25'inde yeni ve biraz daha zorlu bir etaba gececegiz... Tartilmak yok, unutmayin soz verdiniz... Sadece 25'i sabahi burada olun yeter...

Sevgilerimle

-------------------------------------------------------------------------------------

Sevgili Donusum Kervani Yolculari,

Donusum kelimesi degisim kelimesinden daha gucluymus diye okudum. Degisim yasanan degisikligin kalitesi hakkinda bir yorum yapmazken, donusum kelimesi yasanan degisimin her zaman daha iyiye dogru oldugunu ifade edermis. Her ne kadar bu kervandaki herkes vucudunu, hayatini, psikolojisini ve sagligini degistirmek icin yola cikmis olsa da, amacimiz donusmek demek ki.

Kervana katilanlarin yorumlarini, umutlarini, bazilarinin bayram tatilindeki iradelerini, bazilarinin suclu suclu itiraf ettikleri kacamaklarini gulumseyerek okuyorum. Hepinizin yolculugunu tum sevgimle kutsuyorum.

Ben hayatimin buyuk bir kismini olumcul obez kategorisinde gecirdim. Saglik bir yana (Mehtap kusuruma bakmasin) sisman bir kadin olmanin tum acilarini ve zorluklarini yasadim. Hayatimi degistirmeye karar verdigim sabah tarti 120 kiloyu gosteriyordu. Tartilardan kactigim sure boyunca o kilonun uzerine cikmis olmam da olasi.

Bu sabah 75 kiloydum. (Aslinda bayramdan once 74’u gordum ama bayram tatili boyunca biraz kendimi odullendirince 75’e ciktim. Mea Culpa!) Bu kervanin daha yeni farkina vardigim icin ben 22 Nisan 2010 sabahindan bu yana kendi basima yolculuk ediyorum. Bunca yoldan sonra bile hala vermem gereken kilo miktari kervandaki kimi yolculardan daha fazla. Biliyorum, Mea Culpa.

Tek kisilik kervanimda colleri asarken bir takim bilgiler edindim. Nasreddin Hoca’nin guzel fikrasinda aradigi attan dusmus biri olarak su dusuncemi paylasmama izin verin: Vermeniz gereken kilo sayisi yemege merakli esiniz, yemekleri lezzetli anneniz, buyume cagindaki cocuklariniz, hareketsiz hayatiniz veya yakin zamanda yaptiginiz dogumla aciklanabilecek miktarin cok uzerindeyse kilo probleminizin altinda yatan fiziksel ve psikolojik nedenler olabilir.

Fiziksel nedenler tip doktorlarinin uzmanlik alanina giriyor. (Ben onlarin da altinda psikolojik nedenlerin olabilecegine inaniyorum, o ayri.) Psikolojik nedenlerin psikolog/psikiyatr/terapistler tarafindan ele alinmasi eminim en idealidir. Eger profesyonel yardim almaya imkaniniz, zamaniniz veya isteginiz yoksa o zaman kendinize yardimci olmakta kullanabileceginiz farkli yontemler var. Bu yontemler kolay ve bedava. Tek kosul size iyi gelecegine inanmaniz.

Ben bogazimi tutmanin ve duzenli egzersiz yapmanin yaninda bu yontemlerden de yararlandigim zaman tum isi irademe birakmisim gibi hissetmiyorum. Boylece gecmiste gosterdigi zayiflik yuzunden irademe yonelik guvensizligim rejimimi tehdit etmiyor. “Iradem her zaman guclu olamayabilir ama ben onu zaten destekliyorum” diye dusunuyorum.

Hic olmazsa olumlamalari hayatinizin bir parcasi haline getirmeye calisin. Daha once bu terimi duymadiysaniz internet uzerinden “olumlama,” “onaylama” veya Ingilizce biliyorsaniz “affirmations” olarak arama yapabilirsiniz.

Ornegin ben birden fazla kaynakta onlenemeyen istahin temelinde korku, korunma ihtiyaci duyma ve duygularini yargilamanin yattigini okudum. Kendime baktigimda bunun gercekten dogru oldugunu farkettim. Belki siz de boyle kesiflerde bulunursunuz. Olumlamalar bu zararli dongunun kirilmasina yardimci olabiliyor.

Zaman içinde diger yolculardan talep gelirse, Mehtap’in da onayiyla uyguladigim yontemlerden bazilarini herkesle paylasmaktan mutluluk duyarim.

Uzun lafin kisasi diyecegim ama pek kisa olmadi. Kervanda 45 kilo vermeye calisan birileri var mi bilmiyorum. Belki daha fazla kilo vermek isteyen, ama henuz yola cikacak gucu kendinde bulamayan birileri vardir. Rejim yapanlara, bu kervana katilanlara, sadece 5 kilo vermeye calisanlara dusman gibi bakan birileri olabilir. Onlari cok iyi anliyorum.

Kervandaki herkese ama ozellikle kervana katilabilecegini dusunmeyen herkese sesleniyorum. Ben yaptiysam siz haydi haydi yaparsiniz. Kalan kilolarimi verebilmek icin ben de sizden ilham ve destek aliyorum.

Sevgiler.

23 Kasim 2010'Roma

22 Kasım 2010 Pazartesi

KAPATILMIS DEFTERLER...


Iki haftadir araliksiz yagmur yagiyor Roma'ya... Gunesli sehirlere gidip donuyorum, gunesi benimle gelmeye ikna edemiyorum...

Yolladiginiz yorumlari okuyordum saclarim hala az onceki sagnaktan islak, kaynar cappuccino icerken bir kahvede.... Delfina'nin yorumuna neredeyse gozlerim dolar gibi oluyor, agaclarimizi dusunuyorum, buyuyorlardir keyifle eminim, tam o sirada Funda'nin mektubu geliyor... Iste bu benim soylemeye calistiklarimin tam ozeti diyorum... Arkaniza yaslanin ve okuyun... Dogru yolda misiniz, dogru yerde misiniz kendiniz karar verin...

Sevgilerimle...

-----------------------------------------------------------------------------------

2 yıl önce kapattım ben bu sayfayı aslında. 10 kilo hafifleyerek ve 2 yıldır da bu şekilde mutlu yaşayarak. Aslında sadece hafiflemedim bu süreçte Mehtap'tan çok şey öğrendim. İstedim ki bu öğrendiklerim size de ışık olsun iradenizle savaşırken.

Bana demişti ki ilk zamanlarda Mehtap " dünyada bir kişi bile bunu yapabilmişse sen de yapabilirsin " Evet cesur olmayı kararlı olmayı öğrendim en başta . Dünyada bir kişi bile aya gidebilmişse ben de gidebilirdim neden olmasın ki, yapabilirdim eğer istersem.

Kendime verdiğim sözü tutmayı öğrendim . Ki bu hiç başaramadığım bir şeydi. Evet dedim bu defa caymak yok yapabilirsin sen. Çok gurur duydum kendimle , barıştım da sanırım.

Hayal kurmayı öğrendim. Siyah zayıf gösterir diye yıllarca hep siyahları sevmiştim. Beyaz bir tişörtün bende nasıl duracağını hayal ettim. Bütün renkleri sevdiğimi de farkettim. Dünyadaki bütün renklerin de bir teşekkürü olmalı aslında Mehtap'a.

Hayır demeyi öğrendim. Bir kurabiye daha mı " Hayır " .

Ve biz Türkler yemek konusunda ısrar etmeyi çok severiz. Şimdi sen bunu ye sonra devam edersin diyenler çok oldu. Ama inanın bir parça daha yemek hayır demenin verdiği keyiften çok çok fazla değil. Sadece yemek konusunda değil herşeyde de unuttuğum o kelimeyle barışmaya başladım üstelik. Öğrendim ya artık bunu.

-Oraya gitmek istemiyorum hayır.
-Bu konuda konuşmak istemiyorum hayır
-Hayır bu benim tercihim değil.
İyi bişeymiş hayır diyebilmek iyi ki öğrendim.

Çok maymun iştahlıydım eskiden, başladığım işi tamamlayamazdım. Ama eğer gerçekten istersem vazgeçmediğimi de gördüm. Verdiğin emeğin işin sonunu getirmediğinde boşa gittiğini görmüşlüğüm de çoktu.

İnat etmeyi öğrendim. Herşeye rağmen..

Yürümeyi çok sevdiğimi öğrendim. Hava güzelse yürüyebilirim, yağmur yağıyorsa yürüyebilirim, karda hem yürüyebilir hem kayabilirim. Evden yarım saat önce çıkabilirim ve hayatın nasıl da aktığını bir arabanın camından çok yürürken farkedebilirim. Yolumun üstünde ne kadar çok sümüklüböcek olduğunu ve hersabah onları görmekten çok mutlu olduğumu 40ıma yaklaşırken yeni farkettim bundan da utanıyorum aslında.

Rahatlayan sadece bedenim değildi açıkçası ruhumda onunla birlikte hafifledi.

Hani çocuklara "bunu yapmamalısın " dersen daha çok yapmak isterler ya, bu yaşam tarzıyla ben yememeliyim demedim hiç. Yedim ama ne yediğimin farkında olarak yedim.
Sonra 3 aylık kısacık bir yolculuk benim hayat tarzım olmaya başladı hiç farketmeden.

Hala ne yediğimin farkındayım. Mesela mücver çok severim az önce 3 tane keyifle yedim ama yanında ekmek yemedim birazcık yoğurtla da doyma kapasitemin yeterince doyurulduğunun farkındayım.

Bunu yaparken de hiç pişmanlık duymuyorum şimdi tartının beni sevdiğini de biliyorum.

Akşamları atıştırmayı çok severdim uzun zaman önce Bunu artık hiç yapmıyorum ki yapmayabilmek de bir alışkanlık aslında. Uyumadan önce hafif bir mide bana daha çok minnet duyuyor , midemi anlıyorum.

Yine Mehtap dondurmanın üstüne çikolata da istiyceksin bir zaman sonra ve arkandaki kilolu insanlar sana özenerek bakıcaklar demişti hiç unutmuyorum. Laf aramızda bunu yapmayı da çok seviyorum. Duble çikolatalı fındıklı dondurma gibisi var mı canım ?

Evet sadece 10 kilo nasıl verilir bunu öğrenmedim ben 2 yıl önce .

Başkaları istiyor diye kendi yolumdan dönmemeyi, hayata karşı ısrarlı olmayı , kendimle barışık olmayı, eskisinden biraz daha dik durmayı öğrendim ve sadece giden 10 kilo bunları yapmamı sağladı inanması güç belki.

Sen de eğer istersen bunu yapabilirsin diye anlatıyorum bunları.

İstiyormusun buna karar ver sadece. Sonra da tabağındaki bir dilim pastadan daha çok değer ver kendine.

İnan böyle hayat daha güzel...

22 Kasim 2010'Roma

P.S: Cemberlitas'a ozel not. Bakalim yatagin altinda Emine'nin incir kutusu mu sakli acaba?

MERAK ETTIKLERINIZ...


Nasilsiniz? 3 hafta bitmek uzere... Kendinizi nasil hissediyorsunuz? Isteginiz, kararliliginiz devam ediyor mu? Ediyorsa eger, biz burdayiz, degilse siz bilirsiniz...

Aklimdayken hatirlatayim... Italyan diyeti Unesco'nun kultur mirasi listesine girdi... Ben soylemistim demeye bayiliyorum, birakin tadini cikartayim...

Bayramda gezmeye gittim, komsu baklava getirdi, tatil koyunde acik bufe vardi dayanamadim yedim diyenler olacak, diyemiyenler de olacak... Ne yapalim simdi diye soracaklar...
Sormayin, sakin sormayin... Basa donun ve tekrar baslayin ama sormayin... Bayram ya da degil, her zaman firsatlar, vesileler, nedenler olacak yemek yemek icin... Ya karar verin artik birseyleri duzene sokmaya, ya da yormayin kendinizi derim ben...

Meysun Doralp, sizin icin merak edilenler listesi hazirladi... Ben de cevaplarini yazdim... Bunu arada tekrarlayacagiz yine...

Benim araya giren yolculuklarim, yok su yok bu derken uzun suren bir suskunluk oldu... Hizla telafi edecegiz, cunku yapacak ve konusacak cok seyimiz var...

Durun bakalim, daha yeni basliyoruz....

MERAK ETTIKLERINIZ....


1-Ne zaman yemek yemeliyiz?
Sabah kahvaltısı 09:30 ( en geç )
l. Ara öğün 11:30
Öğlen yemeği 14:00 ( en geç )
ll. Ara öğün 16:30
Aksam yemeği 19:30-20:00 ( en geç )

2- Yemek saatlerine uyamıyorum, ne yapmalıyım?
Verilen saatlere uymakta güçlük çekiyorsaniz, size en uygun zamanlari kendiniz tespit edin. Onemli olan 3 ana 2 ara ogun ritmine bagli kalmak, ogunler arasinda yaklasik iki saat birakmak.

3- Ögün aralarında çok acıkiyorum, ne yapmalıyım?
Ara öğünlerinizin miktarlarını arttirmadan ikiye bölün ve kisa aralıklarla yemeyi deneyin.

5- Ögün atlıyorum, daha mi cabuk kilo veririm?
Ögün atlamak metabolizma hizinizi yavaslatir. Lutfen Ögün atlamayin. ve gerektiginden daha az yemeyin.

6- Ne zaman su içmeliyiz?
Yemeklerden önce su içmek midede doluluk hissini uyandirir.
Su miktarıni gün içerisine yayın. Yaklasik 1,5-2 lt su icmeyi aliskanlik haline getirmeye calisin.

7- Su içemiyorum? Yerine, çay, kahve, meyve suyu içebilirmiyim?
Su, su olarak iciliyorsa degerlidir. İçtiğiniz çay , kahve su yerine geçmez. Kahveyi gunde en fazla ikiyle sinirlamak sagliginiz acisindan daha dogru bir yaklasimdir. Meyve suları taze olarak hazirlanmis bile olsalar. çok fazla şeker içerdikleri için kalori alımınızı gereksiz yere arttırmiş, ustelik meyvenin posasini da ziyan etmis olursunuz.

8- Kahve ve çay çok içiyorum? Diyetimi engeller mi?
Şekersiz olmak koşulu ile, kabul edilebilir miktarlarda içebilirsiniz. Tatlandırıcı kullanmak cok iyi bir çözüm olmasa da , şekerden daha iyidir. Her şeyin fazlasinın zarar olduğunu unutmayin. Cayi, yemeklerin hemen uzerine icmek demirin emilimini engeller ve kansizliga neden olabilir. Siyah ve yesil cay guclu anti-oksidan ozellikleri nedeni ile makul miktarlarda tuketilmeleri faydali iceceklerdendir.

9- Günde kaç kez metabolizma çayi içebilirim?
Yemeklerden yarim-1 saat once icilen 1 fincan istahi azaltir, yemeklerden 1 saat sonra icilen 1 fincan metabolizmayi hizlandirir. Gunde 3 fincan yeterlidir. Tansiyon düşüklüğü yapabilir.

10- Yağsiz yoğurt, süt bulamiyorum? Bulunduğum yerde peynir, zeytin, ekmek çeşidi yeterli degil, ne yapmaliyim?

Bulabildiğiniz yoğurdu ve sütü tüketin. Ama miktarları azaltın.
Peynir'in yağ miktarlarına dikkat edin. Bulabildiginiz besinleri mümkün olduğunca ceşitlendirerek tüketin

11- İsyerinde yemek yiyorum ama yemekler diyete uygun degil?
Mümkünse evden yemek hazırlayıp götürün. Evden götürmeniz mümkün değilse cikan yemeklerin miktarlarını azaltın. Salatanıza yağı gerektiği kadar ilave edin. Tatlılardan uzak durun.

12- Donmuş hazir gidaları, fast food yiyecekleri, ve cipsleri tuketiyorum. Ne yapmaliyim?
Genellikle bu tarz yiyecekler içlerinde tuz ve doymuş yağ içerdikleri için metabolizmayi alt üst ederler. Alıskanlıklarınızı değiştirmeden sonuca ulaşamazsınız.

13- Hangi yağı tercih etmeliyim?
Her zaman zeytinyağı. Kalorisi diğer yağlardan daha az olduğu için değil-cunku aynidir-, daha sağlıklı olduğu için. Her besinden alinacak bir madde vardir, tercihiniz zeytin yagindan yana olsun ama arada sirada –gercekten arada sirada- tereyagi da herhangi bir yemegin icinde kullanilabilir.

14- Yemek miktarlarıni nasıl ayarlamalıyım?
Her bireyin besin ihtiyacı yaşına, cinsiyetine, kilosuna ve hareketine göre değişir. Kesin miktar vermek yanıltıcı olur. Yemek miktarınızı eskiye oranla 1/3 oranında azaltınız.

15- Diyet ne kadar devam etmeli?
Yaptığızın diyet olduğunu düşünmeyin. Bunu yaşam stili olarak kabul edin. Kararli olun vazgeçmeyin.

İlk yıl vücudun dengelerini bulması açısından çok önemli. Verilen kiloların alınmaması için 1 yıllık koruma süreci gerekiyor.

16 - Istediğimiz kiloya kavusunca, herseyi istedigiğimiz kadar yiyebilecekmiyiz?
Niyetimiz yaşam boyu geçerli oalcak doğru beslenme alışkanliğıni edinmek ve doğal olarak zayiflamak. Siz yapilanlari diyet olarak algilar, kilo vermek icin amaç olarak kullanir, yaşam şeklinizi değistirmezseniz en geç 1 yil içinde verdiginiz kiloları geriye alirsiniz.

Herseyi yiyebileceğiniz gunler gelecek. Ama ölçülü olmak kaydiyla. Neyi ne kadar ne zaman yiyebileceginizi bilerek.

17- Her hafta aynı kiloyu verebilecekmiyim?

Her hafta ayni kiloyu vermeyi beklemeyin. Duraksamalar, yavaşlamalar olabilir. Moralinizi bozmayın. Hepimizin değisikliklere verdigimiz tepkiler farklı. Sonuc mutlaka gelecek ama bazilamiz icin hizli bazilarimiz icin daha yavas

18- Ne zaman spor yapmaliyim?

Yaptiginiz spora gore degisirse de, gunun farkli saatlerinde spor yapabilirsiniz. Onemli olan cok yorgunken ya da dolu mideyle organizmanizi zorlamamak, sporu da bir stress haline getirmemek, yasiniza ve fiziksel yapiniza gore en uygun hareket firsatini bulmak olmali.

19- Hangi sporlari yapmaliyiz?

Hangi sporlari yapacaginiza zamaniniza ve butcenize gore karar verebilirsiniz.
En kolay ve masrafsiz olani yurumek. Haftada en az 2 kere tempolu olarak yurumeyi hedefleyin.

20- Sorunum bolgesel ne yapmaliyim?
Bolgesel kilo kaybetmek biraz zordur ama imkansiz degildir. Fiziksel
aktivitelerinizi arttirin. Bolgesel kilo kaybettiren ozel diyetler vardir ama birebir, doktor kontrolunde yapilmalari gerekir.

21- Kilo veremiyorum? Acaba neden ?
Ogun atlamayin. Ogun atlamak, daha az yemek yemek kilo vermenizi hizlandirmaz. Ogunlere sadik kalin. Neler yediginizi , ne zaman ve nasil yediginizi kontrol edin. Mumkun oldugunca kremasiz, unsuz, katki maddesiz , az yagli besinleri tercih edin. Fiziksel altivitenizi arttirin.

22- Vejeteryanim ne yemeliyim?
Balik da yemiyorsaniz yumurta, yogurt, yagsiz peynir, baklagiller eklenebilir.

23. Bir ayda ne kadar kilo verebilirim.

Ideal kosullarda verilmesi beklenen kilo haftada 1-2 kilo arasindadir. Yasam seklinizi fiziksel aktivite ile birlestirirseniz , aldiginiz sonuc kalici ve sevindirici olur.

24- Dogum kontrol ilaci kullaniyorum, nelere dikkat etmeliyim?
Hangi ilaci kullanacaginiza doktorunuzla birlikte karar verin. Son yillarda cikan ilaclarin yan etkileri minimal duzeye inmis durumda. Beslenmenizi degistirmenize gerek yok.

24- Kucuk cocugum var hala emziriyorum? Diyet yapabilirmiyim?
Emzirmek kilo vermenizi saglar. Besin secimlerinizi yaparken, aldiginiz her besinin cocugunuza da gectigini ve sutun tadini ve kokusunu degistirebilecegini, allerji yapabilecegini unutmayiniz. Siz saglikli beslenirseniz, bebeginize de saglikli besinler verirsiniz..

25- Cok yoruluyorum? Acaba diyet yaptigim icin mi?
Dengeli besleniyorsaniz, beslenmeye bagli bir yorgunluk olmaz. Her diyet modeli,her besini tam olarak icermez dogal olarak. Yasiniza, gunluk aktivitenize, tercih ettiginiz besinlere gore mineral ve vitamin destegi yapilabilir. Yorgunlugunuzun nedeni, baska organik nedenlere de bagli olabilir. Bir doktora danismanizda yarar var.

26- Kabizlik sorunum var, ne yapmam gerekiyor?

Kabizlik sorunu su icerek ve lifli besinler yiyerek cozulur. Eger birdenbire ortaya cikan bir problemse, mutlaka bir doktora danisin.

27- Regl donemlerinde asiri tatli istiyorum, ne yapmaliyim?

Bu hormonlarin size oynadigi bir oyundur ve base tmesi oldukca zordur. Kan sekerinizi hizla yukseltip, sonra da insulin salinima yol acip sizi yeniden tatli arama krizine sokacak besinlerden kacinin. Kuru erik, kuru kayisi ve bir kac badem veya ceviz iyi bir cozum olabilir. Iki kucuk parca bitter cikolata da yenebilir.

28- Surekli yemek davetlerine katilmam gerekiyor ne yapmaliyim?
Yemeginizi secme sansiniz varsa, her zamanki duzeninize uygun olarak yiyin. Eger davet seklindeyse, o zaman onden birseyler yiyip gidin ve tabaginiza konan herseyi bitirmek icin ugrasmayin, sunulan yemekler cok yagliysa hic yemeyin, bu cesit davetlerden sonraki iki gun iki ana ogunde karbonhidrat tuketmemeye ozen gosterin.

22 Kaim 2010'Roma

14 Kasım 2010 Pazar

ONEMLI OLAN SIZSINIZ...




Dun gece saat 23.59'dan sonra gelecek hicbir yaziyi artik dikkate alamiyacagimi soylemistim Seda'ya (GZNTSEDA) saat 22.00 civarinda... O ve Aslihan gelen bilgileri siniflandirmaya, benim arzu ettigim sekilde ayirmaya ve onemli sayilacak detaylari eklemeye ugrasiyorlar...

Bu konudaki hizlarina ve duzenlerine hayran olmamak elde degil... Ikisine de buradan tekrar tesekkur ediyorum...


Ustelik hic te azimsanmiyacak bir sayiya ulastik ve bir cogunuz sorulara tam cevap vermedigi gibi, BMI hesaplarinda da ciddi yanlislar gozume carpiyor...


Bizim eski grubun tecrubeli arkadaslari coktan yardim onerilerini yapmislardi zaten, Tijen , Mutfakta Zen'de verdigi her tarifin kalorisi de yaziyor. Ferat cevaplar konusunda bana destek vermeye calisiyor... NuNu' Bir Dur Masali'nda corba tarifleri hazirliyor...

Neyi yasaminiza gecirmek istiyorsaniz, onun icin sadece istemek yetmiyor, bir programiniz, bilginiz, duzenli olarak bazi seyleri yapma kararliliginiz olmasi gerekiyor. Eger herseyi akisina birakir, "na'palim bugun de boyle oldu, yarin tekrar denerim" derseniz, hep baslangicta kalir, asla ikinci seviyeye gecemez, kendinizde basarisizlik duygusu da yaratirsiniz.

Simdi ben saat farklarini da goze alarak bu sabaha kadar bekledim. Bundan sonra gelecek bilgileri dikkate almayacagim. Bunun aslinda sizin acinizdan hicbir farki yok, burada kayitli olmak ya da olmamak, yapmaya calistigimiz degisimin kalitesini etkilemiyor.

Cunku hersey sizde bitiyor, hersey sizin ne kadar kararli, ne kadar istekli ve ne kadar bilincli oldugunuza bagli... Ben sadece bazi yanlis aliskanliklari degistirmek, yerlerine daha dogrularini koymak icin size destek olacagim...

Ama hep soyledigim gibi, evinize, is yerinize gelemem, salataniza koydugunuz yagi, kek dilimlerinizin kalinligini olcemem... O gereksiz mayonezi, sandvicin icinie bosaltirken elinizi tutamam... Ne olur simdi bu saate, bu gereksiz seyi yemesen diye sizi uyaramam...

Herseyi yiyebileceginiz kontrol mekanizmasini edinmeniz gerekiyor. Bunu edinmeden, istediginiz "Zayiflama diyetini" uygulayin, cozum asla kalici olamaz. .

Biz nasil akillica yiyebilecegimizi, boylelikle hicbir besinden mahrum kalmamizin gerekmedigini ogrenmeye calisiyoruz. O arada dogal sonuctur kilo vermek...
Onemli olan beni ne kadar onemsediginiz degil, siz kendinizi onemseyin, kendinize, aldiginiz bu karara, size yasam verenlere saygi gosterin...

Onun icin hepinizin bu surecte kalici olmanizi diliyorum... Onumuzdeki birkac gun icinde profilimizden konusacagiz butun ayrintilari ile birlikte...




Sevgilerimle

14 Kasim 2010'Roma

11 Kasım 2010 Perşembe

SORA SORA BAGDAT BULUNUR (MU ?)...



Butun sorularinizi, onumuzdeki zamanlarda da lutfen bu yaziya birakin... Boylece baskalarinin sorularini da derli toplu olarak gorme sansiniz olur, tekrarlardan kurtuluruz...


Bugunlerde gelen sorulari da tekrar buraya yollar misiniz lutfen, bunca yazinin icinden secmek cok vakit alacak cunku...


Kendinize iyi bakin ve kararliliginizi kaybetmeyin...


UNUTMAYIN SORULAR HEP BURAYA " SORA SORA BAGDAT BULUNUR (MU) ?;
BILGILER HEP "YINE; YENIDEN, SON KEZ "yazisina.


11 Kasim 2010'Roma

EMEKSIZ YEMEK...



Herhangi bir seyle ilgili olarak "istiyorum" dediginizde Italyanlar hemen "istiyorum" cicegi kralin bahcesinde bile yok derler...


Var midir yok mudur bilmem ama bence birseyi istemek onu yari yariya basarmaktir diyorlar ya, ondan bile suphe duyuyorum son yillarda...


Emeksiz yemek olmuyor cunku... Cok ugrasip didinip hicbir sonuc alamadigim yuzlerce sey vardir hayatimda, cok isteyip basaramadigim daha da fazlasi... Emek vermek gerekiyor, caba gostermek, o konuya mumkun oldugunca odaklanmak, baska seylerden fedakarlik etmek, yorulmak gerekiyor sonuc icin...
.
YANI BIR YAZIYI EN AZINDAN BASTAN SONA DIKKATLE OKUMAK...
.
Hem birseyi cok ister, hem de hemen ilk karsilastiginiz zorlukta "uff" derseniz, o zamanda "bisiklet istiyordun, cevir o zaman pedallari" derler Italyanlar...
.
Cevireceksiniz baska yolu yok...
.
Size bazi seyleri hatirlatmak istiyorum...


Kendinizle ilgili bilgileri;


Yas

Boy /kilo

BMI

meslek

sehir

ve sizi kaydedebilecegim bir isim


YINE; YENIDEN; SON KEZ yazisina koymanizi istemis bunu bir onceki yazida yine kirmizi kirmizi hatirlatmistim.


Lutfen baska yazilarin altina koyduysaniz bilgilerinizi oradan kendiniz silin (cumartesi gece yarisina kadar) ve yeniden dogru yazinin altina koyun.


Lutfen bana biraktiginiz bilgileri kontrol edin, eksik varsa, eski yorumu kendiniz silin ve yeniden duzenleyin. Cunku karmasa ile baslayan seylerden, duzenli sonuc cikmaz bence...


Bende hic kaydiniz da olmayabilir ama duzenli birakilmis bilgiler sizin bu amaca ne kadar "focus" oldugunuzun da bir gostergesi...


Sorular icin bir yazi acagim, butun sorulari oraya gonderin, boylece sizden oncekilerin sorduklari soruyu ve varsa yaniti okumus olursunuz, gereksiz tekrarlardan kaciniriz boylece...


ASLIHAN ve GZNTSEDA (dogr mu yazdim) yardim tekliflerinizi buyuk bir memnuniyetle kabul ediyorum size ulasabilecegim bir mail yollayin, yorumun basina SAKIN YAYINLAMAYIN yazin lutfen...


Hepinize sevgiler
11 Kasim 2010'Roma

10 Kasım 2010 Çarşamba

DELI MIYIZ NEYIZ?


Diyelim ki biz hicbir sey bilmiyoruz... Benim isim gucum yok, iki senedir burada oylesine vakit geciriyorum...

Sizin de baska isiniz gucunuz yok, burada oylesine vakit geciren bir doktoru okuyup duruyorsunuz... Hem issiziz, hem gucsuzuz..

Diyelim ki, birileri sismanliga sebep olan bir genin varligini bulmamislar ve o genin sismanlatma ve sismani sisman tutma kapasitesinin sadece hareket ederek azaltilabildigini gostermemisler...

Diyelim ki, bu adinin ne olduguna bile kesin karar verilememis BMI,VKI, BKI, yi bilmiyoruz ki, fat free body mass indexi bilelim, glisemik index’te neymis derken, Tijenin su siralar okudugu glysemic load’i merak edelim...

Diyelim ki bizim isimiz gucumuz hem yiyelim sismanlayalim, hem de bundan keyfimiz kacsin mutsuz olalim...

Niye?

Delimiyiz biz?

Hadi benim bir sucum yok, BMI; 21,5, internetteki bir test buna ragmen yorum olarak “fici gibisiniz” yaziyor, bir yarim kilo vereyim de uzulmesin bari diyorum,

Siz mi delisiniz?

Burada benimle vakit kaybedeceginize gecin aynanin onune ve sorun kendinize...

Siz buradaki simdilik 300 kusur kisi, Brejeshwari’nin dedigi gibi ziplayalim da zelzele olsun diye mi toplandiniz...?

Siz simdilik 300 kusur kisi, cogu universite egitimi almis, meslek sahibi, olmasa da internette olduguna gore eli kagit kalem tutan siz...


Bana sadece sunu soyleyin bir kerecik olsun, fisildayin kulagima, sizin kendinizle mi zorunuz var, benimle mi?

Ne istiyorsunuz?

Bu kadar zor olan ne?

Bu kadar imkansiz gorunen ne?

Eger o kadar imkansizsa, o zaman birakin, gittigi yere kadar...

Oyle mi?





Degil, ne siz delisiniz ne ben issiz gucsuz bir avareyim...

Ne dedik, sismanlik genini tasiyor bile olsaniz, sadece fiziksel aktivite ile etkisini % 40 oraninda yok etmek mumkun, kendisi FTO geni ve beyin hucrelerini de etkileyerek Alzheimer hastaligina da yol actigi gosterildi.

Bitti mi?

Bitmedi...

Asiri zayif ve asiri sisman olmanin insan omrunu kisalttigi, cok ciddi bir epidemiolojik arastirmanin sonucu olarak, tip dunyasinin gurusu Lanset dergisinde yayinlandi 2009 yilinda.

Burdasiniz,

Burada benim genc, sevgili meslektaslarim da var... Sorunu bildikleri icin, cozum ariyorlar...Bana gosterdikleri bu inanc, sizi de yureklendirmeli... Katkida bulunacaklar, yorumlarini, dusuncelerini yazacaklar... Sadece onlarin varliklari bile hepimizin cesaretini artirmali...

Bizim eski grup, NuNu, Delfina, Tijen, Ferat, Kiymet, Funda, Cheetos, oykulerini yazanlar ve yazmayanlar burada bize destek olacaklar... Tarifler verecekler, onerilerde bulunacaklar...

Oyleyse artik, amalari, yapamiyorumlari, dayanamiyorumlari birakin... FTO icin cop tenekelik besinlerin geni adini kullananlar var...

Ben bir lokma ekmegi yerde bulunca opup basina koyan, islatip kuslar, karincalar yesin diye temiz bir duvarin ustune birakan bir kulturden geliyorum.

Her lokma onemli, her besin degerli, ne cope atarim, ne bedenimi cop tenekesi gibi kullanirim...

Siz artik akillica yiyeceksiniz...



Simdilik, zayiflayana kadar, 10 kilom var, nisana az kaldi, cocugun sunneti, bu kiz beni gormeli, eski kocaya inat filan diye degil, bundan sonra yeme stiliniz bu olacak...


21.yuzyilin vebasi kilo ve depresyonu, kendiniz icin ve yakininizda yaninizda olan herkes icin hayatinizdan cikartacaksiniz... Hele yetisme caginda cocuklariniz varsa, masaya ne konuyorsa herkes ondan yiyecek ama herkes farkli miktarlarda yiyecek...

Kendinize ozurler bulmayin artik, insan bedeni ogrenir, cok tokluga da alisir, acliga da...
Siz gerektigi kadar ama keyifle, tadina vara vara, rahatca, sucluluk duymadan, korkmadan yiyeceksiniz... Ne fazla, ne az... Kendinizi kontrol edeceksiniz...

Cumartesi aksamina kadar bekleyecegim, sonra BMI’a gore bazi besinlerle ilgili yaklasik miktarlar vermek icin sizi gruplara ayiracagim. Biraz da BMI’in onemini ve anlamini tartisiriz belki...

Ama bu arada durmak yok, bedenimizi bu yeni duzene hazirlamaya devam ediyoruz. 15 gunluk program asagidaki linkte...

24 Kasim’da tartilacaksiniz, o zamana kadar tutun kendinizi lutfen...

Su icmeyi unutmayin, mutlaka ama mutlaka hareket etmeye calisin, gerek yok kimse bilmesin ne yaptiginizi... Siz burda kalin yeter...

10 Kasim 2010’Roma
P.S: butun deliler burada, sarkilarda bile... Siz sozleri bosverin, dans edin...
P.S2: Bilgilerinizi YINE; YENIDEN; SON KEZ yazisina birakin lutfen.
p.S 3: bir kac gun cok yogunum, yorumlariniz cikmazsa lutfen panige kapilmayin, cogunuz boyunu yasini birakmayi unutmus, yolladiginiz kaydi silip yeniden yollarsaniz benim icin daha kolay olur

9 Kasım 2010 Salı

10-24 Kasim

Sabah kahvaltisi: (engec saat 09.30)

1-2 ince dilim ekmek (cavdar veya yulaf ekmegi tercih edilmeli, 1 dilim ekmek yaklasik 30gram kadar olmali) Ekmek cesidi hergun degistirilmeli, bir gun cavdar, birgun bugday, birgun tam tahilli, birgun ay cicekli vs)
Ve
1 ince dilim az yagli beyaz peynir ve 5 zeytin
Veya
1 ince dilim az yagli beyaz peynir ve 2 tatli kasigi diabetliler icin hazirlanmis marmelat veya recel, bicak ucuyla 1 surumluk tereyagi (incecik bir tabaka olacak sekilde)
Veya
1 yumurta (en fazla haftada iki gun)
Ve hangi kahvaltiyi secerseniz secin,
Domates, salatalik, maydanoz, yesil biber, roka veya dereotu, corek otu, feslegen, kirmizi pul biberli karisim. 1 tatli kasigi zeytin yagi
Sekersiz cay (arzu edildigi kadar)
Veya
1 kucuk dilim kek ve cay (olabilecek en az yagli ve en sade kek)
Veya
1 bardak sut ve 2 kucuk kurabiye (haftada sadece 1 gun)
Veya
Tost ekmegi ile yapilmis, beyaz peynirli 2 adet tost (haftada en fazla 2 gun) Uzerine ayrica tereyagi surmek yok.

DIKKAT!: Temel kahvalti ekmek, peynir, zeytin ve yaninda klasik domates, salatalik vs olan kahvalti modeli olmali. Kurabiye secenegi sadece 1 gun, yumurta secenegi 2 gun, tost secenegi en fazla iki gun. Onemli olan metabolizmayi harekete gecirmek icin mumkun oldugu kadar degisik secenekler kullanmak.

Ara Ogun Saat 11.30 civari

Sabah icilmediyse bir kucuk kase kayisi kompostosu + 2 ceviz
veya
Bir kucuk elma veya bir kucuk portakal veya 1 armut veya iki mandalina veya 8-10 cilek veya iki dilim ayva veya yarim nar + 3 adet ceviz veya 10 adet findik
Veya
bir kase yogurt (mumkunse az yagli) + 1 meyve
Veya
bir kase yogurt + 2 petit beure biskuvi


Oglen yemegi (engec saat 14.00’te)

1 kase sebze corbasi (kisi basina 1 yemek kasigi z.yagi ile pisecek)
veya
1 kase mercimek corbasi
veya
1 kase yogurtlu princ corbasi
veya
1 kase az sehriyeli tavuk suyu corbasi

DIKKAT!: (corbalar kremasiz, un, yumurta eklenmeden, cok az yag ile pisirilmeli, mercimek corbasi dahil, uzerine tekrar yag eklenmemeli)
+
1 porsiyon izgara et (1 adet tavuk gogsu veya orta boy balik veya kirmizi et veya 4 kofte)
Ince bir dilim ekmek
Istendigi kadar salata (1 kasik z.yagi, istendigi kadar limon, cok az tuz)

Veya
Sogus et veya tavuklu veya ton balikli marul, salatalik, domatesle hazirlanmis sandvic (mayonez, hardal veya herhangi bir sos eklenmeden)

Veya
Haslanmis herhangi bir sebze (kabak, broccoli, vs haftada 1 kere patates de olabilir)
1 parca tavuk gogsu haslanmis veya izgara veya 1 parca kirmizi et
(salam, sosis, sucuk kesinlikle yok )

Veya
1 porsiyon , kisi basi 1 kasik yag ile pismis herhangi bir etli-etsiz sebze yemegi ve 1 dilim ekmek

Veya
1 kasik yag ve 2 yumurta ile yapilmis menemen (sabah kahvaltisinda yumurta yenmediyse)

Veya

2 adet kabak dolmasi + 1 dilim ekmek (mesela)

Izgara et, tavuk veya baligin yanina istendigi kadar haslanmis veya cig sebze ya da salata yenebilir. Sadece 1 kasik yag ilave edilecek.


Ikindi (saat 16 30 civari)

1 kase yogurt
Veya
1 kase meyve salatasi (yarim adet kirmizi,yarim adet yesil yarim adet sari meyve)
+
iki adet biskui veya 3 ceviz + 8-10 kuru siyah uzum (sabah ogununde yenmemisse)

Veya
İncecik bir dilim kek + 1 fincan sutlu kahve

Aksam Yemegi (en gec saat 19 30 da)

1 tabak herhangi bir sebze yemegi (etsiz turlu, taze fasulye, lahana , karnabahar yemegi vs hepsi kisi basina bir y.kasigi z.yagi ile pisecek)
+
1 kase cacik veya yogurt
Veya
Izgara et, balik veya tavuk (en uygun secim)
+
1 canak salata, havuc ve cok olgun domates konmayacak

Veya
1 kase corba
1 dilim ekmek
1 parca yagsiz herhangi bir et (izgarada pismis)

Uykudan once
1 bardak sut + 1 kucuk parca bitter cikolata(cok isteniyorsa eger)

ONEMLI NOTLAR:


Eger bir dilim ekmegi bir kez tartarsaniz, buyuklugunun asagi yukari ne kadar oldugunu anlarsiniz ve sonra 3 asagi 5 yukari ayni porsiyonu yersiniz

Onumuzdeki haftalarda menuye pilav ve makarna eklenecek. Bu ilk iki hafta vucudun dengelerini bulmasi icin cok onemli. Lutfen ozellikle saatlere uymaya ve ara ogunleri atlamamaya calisin.

Gunde enaz 2 litre su icmelisiniz. Gun icine mumkun oldugu kadar esit dagitmaya calismalisiniz.

Haftada enaz iki gun 60 dakika yurumeye calisin lutfen. Hergun 20 dakika degil.

Bu hafta kuru yemis sadece ara ogundeki badem ve ceviz, ozellikle aksam yemeginden sonra hicbir sekilde kuru yemis yok.

Bu iki hafta icinde tartilmak yok. Daha dogrusu ben soyleyene kadar artik tartilmak yok.

Bu iki hafta icinde hic icki icmek yok. Sarap yok, bira yok, viski, likor hicbirsey yok. İs yemeklerinde uygun bir bahane soylenebilir (antibiyotik kullaniyorum vs) Diyet yapiyorum demek yok.

Pazar gunu de, her gunku kahvalti yapilacak. Hizli tempolu bir yuruyus cok yararli olur.

Ben kibrit kutusu olcusunden nefret ederim. Tarti, gram vs’den mumkun oldugunca kacinirim. Hatirlamanizi istedigim sey su, bir yerde bir kacak oldugu icin kilonuz fazla. Yani ya porsiyonlar cok buyuk, ya da aldiginiz yag fazla. 1 kasik yag neredeyse 100 kaloridir. Peynir cok yagli bir besindir. Ton baligi ve somon yagli baliklardir. Yiyeceklerinizi mumkun oldugunca basit ve az yagli olanlarindan secmelisiniz. Bu simdilik sadece... Sonra her istediginizi yiyeceksiniz...

Yasam stilini “hop” diye degistiremeyiz.

Zorlandiginiz herseyi bana yazin, sorun... Lutfen kendi basiniza hicbirseyi cikartip eklemeyin.


EN ONEMLI NOT: 90 kiloluk bir bireyle, 60 kiloluk bir bireyin kalori gereksinimleri ayni degildir. Yemeleri gereken karbonhidrat, protein ve yag mikatari da... O nedenle miktar vermem dogru degil. Onemli olan eskiye gore en azindan 1/3 oraninda daha kucuk porsiyonlar hazirlamak, ogun atlamamak. Iki-uc gun sonra aclik hissi kaybolur.

Kolay gelsin...

10 Kasim 2010'Roma


7 Kasım 2010 Pazar

YINE, YENIDEN; SON KEZ...

  • Iste yine basliyoruz... Hazirsiniz biliyorum... Bunu kendi yasaminizla ilgili ciddi degisiklikler yapmak uzere alinmis kararlarin baslangic noktasi olarak kabul edin ve takviminize bir isaret koyun...

    8 kasim 2010... Once beslenme aliskanligimi duzenledim, sonra arkasi geldi diye anlatacaksiniz birgun...

    Bugun kuafore gidin, manikur yaptirin, kendinize ufak bir armagan alin kararinizi kutlayin... Hatta bir fotograf cektirin, hatirlamiyacaksiniz bu koskocaman pantolonlarin, bu upuzun hirkalarin, bu koskoca kazaklarin sizin evinizde ne aradigini bir sure sonra...

    Bu donem icinde her zaman oldugunuzdan daha pozitif, daha bakimli, daha guleryuzlu, daha hayata yakin olun.

    Bana yazmanizi istiyorum. Adiniz-soyadiniz degil bilmek istedigim. Kendinize bir isim verin, rumuz kullanin, bir numara secin ama sizi kaydedebilecegim bir sey olsun elimde... Adsiz olarak yazsaniz da, bir adiniz olsun...

    Cok kucuk sehirlerde yasayip, beni bilmesinler diyenler varsa, sadece illerini de yazabilirler.

    Ama mutlaka;

  • yasinizi
  • boyunuzu
  • kilonuzu yazin.
  • Beden kitle indexinizi hesaplayin
  • Mesleginizi ve hangi sehirden yazdiginizi bilmek istiyorum.

BMI: kilo/boy2 (m) ya da verdigim tabelayi kullanin.




Buna gore beslenme modelimizde bazi detaylar degisebilir belki.

Gecen yilki deneyimimizde, ayni sorulara yuzlerce kez ayni cevaplari vermekten cok yorulmustum, o nedenle gercekten bir grup olusturup, interaktif modeli sadece o grupla goturmeye niyetliyim bu kez. Bunun icin bana yazabileceginiz en son tarih 13 ekim Cumartesi. Elbette ben kendi kendime izleyecegim de diyebilirsiniz, siz bilirsiniz...

• Bugunden itibaren 4 hafta tartilmak yok.

• Ahh ahhh, diyete basliyorum diye ortaligi velveleye vermek yok. Sessizce, kendi kendinize, oyle fazla kimseye soylemeden yapacaksiniz, “sen diyet mi yapiyorsun yoksa?” diyenlere, “iyi yemege ugrasiyorum” diyeceksiniz...


• Hareket etmek icin kendinize mutlaka bir firsat yaratacaksiniz. Haftada iki gun 30 dakika bile cok sey degistirir unutmayin.


• Bizim beslenme modelimizde YASAK besin yok. Ama istedigimiz herseyden, tabii ki olculu miktarlarda yeme ozgurlugune ulasana dek, kendimizi her konuda kontrol altinda tutmayi ogrenmemiz gerekiyor. Bunun icin cantanizda ufak bir defter tasiyin ve “ben buna asla hayir demezdim” deyip te yemediginiz hersey icin 10 puan verin kendinize ve bu besinin ne oldugunu, hatta miktarini yazin ve ne kadar gereksiz kaloriden kurtulabildiginizi hesaplayalim birlikte.


• Bizim derdimiz kalori degil aslinda, saglikli ve dengeli yemek. Akillica beslenmek. Bunun dogal sonucu olarak kilo vermek.


• UNUTMAYIN, BURADA VERILMEYE CALISILAN SAGLIKLI BESLENME ALISKANLIGIDIR. Diabet, hipoglisemi gibi metabolik sorunlari olanlar, kalp, karaciger, bobrek hastalari, cok ciddi derecede obez bireyler, sindirim sistemi patolojileri olanlar, kendilerini izleyen doktorlarla olan baglantilarini kopartmasinlar sakin. Danissinlar, onlara uygun degisiklikler yapilabilir ve hepsi ayni olmasa bile buradaki sinerjiden yararlanabilirler. (Nilgun Hanim, siz programa katilabilirsiniz bence)


• Basladim ama yarin gezmeye gidecegim, bayramda tatildeyiz, komsunun kizi evleniyor, kocam borek istedi, ne olacak simdi demeyin lutfen. Funda kendi dogum gunu pastasinin sadece tadina bakmisti hatta bakamamisti bile. Ya karar verin ve uygulayin ya da bosuna kendinizi yormayin. Yap boz yaparak, sadece kendinize olan guveninizi kaybedersiniz...

Hepinize kolay gelsin... Sizinle beraber cevrenizdekilerin de beslenme aliskanliklari degisecek... Baskasina degil, kendinize inanin... Artik yasaminizdan bu yuku cikartin, arkadaslarinizla sohbetlerinizin rengini de tadini da degistirin.
Basliyoruz...

P.S: Sorularin cevaplari tam 42 sayfa tutuyor, benim kabahatim degil, siz kitap yazdiniz...

P.S2: Ilk 3 gunun programi bir onceki yazida...

7 Kasim 2010'Roma

ILK GUNLER...


Sabah kahvaltisi: (engec saat 09.30)

1 veya 2* ince dilim ekmek (cavdar veya yulaf ekmegi tercih edilmeli, 1 dilim ekmek yaklasik 30 gram kadar olmali) Ekmek cesidi hergun degistirilmeli, bir gun cavdar, birgun bugday, birgun tam tahilli, birgun ay cicekli vs) *Iki dilim ekmegi, vermesi gereken kilosu 15’in uzerinde olanlar yiyebilir

Ve

1 ince dilim az yagli beyaz peynir ve 5 zeytin




Veya
1 ince dilim az yagli beyaz peynir ve 2 tatli kasigi diabetliler icin hazirlanmis marmelat veya recel, bicak ucuyla 1 surumluk tereyagi (incecik bir tabaka olacak sekilde, en fazla haftada 1 kez)


Veya
1 yumurta (en fazla haftada 1 gun)
Veya
2 yemek kasigi corn flakes + !/2 bardak sut+ yarim meyve


Ve hangi kahvaltiyi secerseniz secin,

Domates, salatalik, maydanoz, yesil biber, roka, veya evde hazirlanmis maydanoz, dereotu, corek otu, feslegen, kirmizi pul biberli karisim. 1 tatli kasigi zeytin yagi
Sekersiz cay (arzu edildigi kadar)
Veya
1 kucuk dilim kek ve cay (olabilecek en az yagli ve en sade kek)
Veya
1 fincan sutlu kahve ve 2 kucuk kurabiye (haftada sadece 1 gun)
Veya
Tost ekmegi ile yapilmis, beyaz peynirli 2 adet tost (haftada en fazla 2 gun) Uzerine ayrica tereyagi surmek yok.

DIKKAT!: Temel kahvalti ekmek, peynir, zeytin ve klasik domates, salatalik vs olan kahvalti modeli olmali. Kurabiye secenegi sadece 1 gun, yumurta secenegi 1 gun, tost secenegi en fazla 2 gun. Onemli olan metabolizmayi harekete gecirmek icin mumkun oldugu kadar degisik secenekler kullanmak.

Ara Ogun Saat 11.30 civari

bir kucuk kase kayisi kompostosu (icinde en fazla 5 adet kayisi olacak sekilde) + 2 ceviz (mesela evde olunan gunler icin cok ideal bir secenek, cok az seker ilavesi ile pisecek)
veya
Bir kucuk meyve (elma, armut, 1 kucuk portakal iki mandalina, 8-10 cilek, iki dilim ayva, yarim nar, 1 dilim taze ananas, 1 kucuk salkim uzum -ozellikle siyah olan secilmeli-) + 3 adet ceviz veya 7-8 adet findik ya da badem veya yarim avuc ay cekirdegi
Veya

bir kase yogurt (mumkunse az yagli) + 1/2 meyve
Veya
bir kase yogurt + 3 petit beure biskuvi

Ikindi (saat 16 30 civari)

1 kase yagsiz yogurt (sabah ara ogunde yenmediyse)
Veya
1 kase meyve salatasi (yarim adet kirmizi,yarim adet yesil yarim adet sari meyve)
+
iki adet biskui veya 2 ceviz (sabah ogununde yenmemisse) veya 8-10 kuru siyah uzum
İncecik bir dilim kek + 1 nescafe fincani sutlu kahve –mug degil- (sabah yenmemisse) * bu cok guzel bir secenek
Veya
1 adet pogaca (evde, z yagi ile yapilmis, az yagli peynir, bol dere otu, corek otu ile zenginlestirilmis) + cay (hangisini severseniz)


Eeeeeeee... Nerde oglen aksam yemegi diyorsunuz degil mi?

Bu haftanin ilk 3 gunu sadece etsiz sebze yemegi, yaninda 1 -1,5 dilim ekmek yiyeceksiniz. Peynir, yogurt ve sut disinda hayvansal protein yok bu 3 gun. Ekmek istemiyorum diyenler 4-6 yemek kasigi pilav, veya 1 haslanmis patates yiyebilirler.

Ornegin ispanak yemegi pisirin princli, ya da pirasanin en guzel zamani, kereviz, enginar, yer elmasi, etsiz kuru fasulye bile olabilir (en fazla 6 yemek kasigi). Akliniza hangi sebze yemegi geliyorsa bulgur karistirin icine ya da princ veya 1 dilim ekmekle yiyin. Once biraz azottan arinalim bakalim. Ama lahana dolmasi filan degil soyledigim, bayagi bayagi sulu sebze yemegi...

Hazirlaniyoruz sadece yeni beslenme duzenine...

Bol su iceceksiniz, mutlaka ama mutlaka hareket firsati yaratacaksiniz, ilk 3 gun zor gecer, dayanacaksiniz.


7Kasim 2010'Roma

3 Kasım 2010 Çarşamba

ARA HABER...
















.
.








Blogum ozgurlugunu ilan etti… Yazilarin aralarindaki bag, sectigim muzik, tarihler birbirine karisti... Son 3 yazi oyle kendi kendilerine bir yerlerdeler... Sorularin cevaplari, gecen yilin ilk baharina saklanmisti, ne yapsam duzeltemedim ve sildim yaziyi ama cevaplari yayinlayacagim mutlaka...

Son yazi icin, Nagisim diyor ki, “mesaji anlamak icin alim olmaya gerek yok” ... Olmak yetmez diyorum ben de... O kendi halindeki yazinin icinde, bir tek kisinin anlayacagi, bir tek cumle sakli, okumustur ve anlamistir o da...

Bu sorun devam etmez umarim, degilse, ayin 8’inden baslayarak her yaziyi ne zaman koyacagimi haber vermeye calisacagim... Sanirim 15’er gunluk programlar yapacagiz bu sene..

Bu arada bayram tatilini yeni bir beslenme programina alismaya calisarak gecirme fikri, kendinizi sinamaniz acisindan cok ozel bir deneyim olacak... Yapamam diyorsaniz, hic baslamayin o zaman diyorum ben de...



3 Kasim 2010’Roma