11 eylul'de Funda'nin "sarhos balik ve topal marti" adli blogunda "herkes her konunun uzmaniyken.." diye basliyan, cok guzel bir yazi cikmisti. Birkac kez donup donup okudum. Bana, benim gecen yil Tofu'ya yazdigim bir yaziyi hatirlatti. Tofu'daki editor arkadaslarim, o yaziyi buraya da koymama izin verirler saniyorum. Iste o yazi..
--------------------
Kerameti kendinden menkul” insanlar var, dev aynalarinin onune gecip , ovguler duzup duruyorlar kendilerine.. Inege oykunen kurbaganin oykusu geliyor aklima ama anlatmiyorum, cunku onlar zaten biliyorlar butun “fabl” leri, her seyi bildikleri gibi (!).. Yani bir gun sisip patlamis bir zavalli kurbaga artigi olacaklar, biliyorlar ama rahatsizlik veren pek cok bilgi gibi bilinclerine tasimiyorlar bu bilgiyi, desifre edemiyorlar..
Her seyi bilmek de belki mumkundur bu hayatta.. Beynin kapasitesi ile ilgili bir sey.. British Medical Journal, insan beyninin sadece % 20’sinin aktif oldugu dusuncesi, bilimsellikten uzaktir diyor son sayisinda..Belki onlar beyinlerinin tamamindan da fazlasini kullanabiliyorlardir. Yani belki her sey bilinebilir, bir turun rastlanmis tek ornegi olarak.. Neden olmasin? Alcak gonullu olmanin bir alemi yok..(!)
Bana yanlis gelen, baskalarinin hic birsey bilmedigine dair genlere islemis olan on yargi… Baskalarini hep yetersiz, hep dangalak, hep ise yaramaz, hep siradan gorme fikr-i sabitligi.. Bilginin, bilimin, politikanin, sanatin, felsefenin, her seyin ama her seyin yanlizca bir kisiden, ama o da mutlaka ve mutlaka “o kisiden” onay almasi zorunlugu..
Her yerdeler.. Gazetelerde, televizyonlarda (her programda, her konuda,) amfilerde, is yerlerinde, parklarda, arkadas toplantilarindalar.. Tek olduklarini, essiz benzersiz olduklarini dusundukce cogaliyorlar, amipler gibi tek hucreli beyinleriyle..
Ne mi yapmak gerekiyor?
Bilmem..?
Onlara sormak lazim.. Cevabini mutlaka ve yanliz onlar bilebilirler.. Ben kendi hesabima, beynimin “delete” tusuna basiyorum, ve Mazhar Fuat Ozkan’dan bir sarki mirildaniyorum..
“Sen neymissin be agbi… Aaaa… Aaaaa…Aaaaaa”
O gün korku filmi gibiydi sahiden. sanki hepsi birleşmiş üstüme üstüme geliyorlarmış gibi hissetmiştim. geçti tabi sonra. evet onlar heryerdeler ama televizyonun düğmesini kapatmak bile sayılarının azalmasını sağlıyor aslında. sonra bi de öyle bir ortamdaysam eğer içimden şarkılar söylüyorum artık. duymayınca sorun yok yani :)
YanıtlaSilben hiçbirşey bilmiyorum..hep düşüncede bile acemi kalmak istiyorum...Herşeyi bilenler, herşeyi bilmeye devam edebilir. Sorun yok tarafımdan...
YanıtlaSil"herşeyi bilmek" ne büyük cehalet!
YanıtlaSil"ne bilmediğini bilmemek" ne büyük engel!
"bilmiyorum" diyebilmek ise ne büyük erdem!
en büyük cehalet herşeyi bildiğini zannetmek... ne bilmediğini bilmemek ise daha da büyük cehalet...
YanıtlaSilne biliyoruz ki... koskoca okyanusta sadece 1 damla henüz... o da farkındaysak şayet...
(Mehtapçığım dün ne yazmıştım hiç hatırlamıyorum ama iyi ki silinmiş, bugün de bunları yazdım belki de yarın başka kelimeler gelir ama öz aynıydı yarın da aynı olur muhtemelen :))
sevgiler,
Ama ben dunku yorumunu okudum ve yayinladim Nilambara'cigim..(belki yanlislikla sildim mi acaba?) Eger oyle olduysa kusura bakma lutfen..
YanıtlaSilSevgili Nilambara,
YanıtlaSilokumus ve yayinlamamisim. Olsun.. Sen yarin yine bana yorum yaz lutfen.. :-))
ne konuşuyorduk..
YanıtlaSilunuttum:)
baştan alalım...
hep yeniden başlayalim...
Bildiklerimizi de ve yaptiklarimizi da unutalım...
(mehtap benden istemedin ama bende yeni yorum kattım..Muhtemelen yarin unuturum..)
Inanilmaz komik unutkan kizlariz biz.. ustelik bu bir tekrar yazisi.. :-))
YanıtlaSilneden bahsediyorsunuz hiç anlamıyorum, bilmediğim bişey mi var...?
YanıtlaSil;))
cok güzel bir yazı:)
YanıtlaSilokuyunca bayıldım...